top of page
  • Yazarın fotoğrafıGüliz Aksoy

ALTERED CARBON...

Güncelleme tarihi: 21 May 2020

“Karbon ayak izi” kelime grubu bir biçimde çoğumuzun kulağına gelmiş gözüne çarpmıştır mutlaka. Konuyla ilgili pek çok şey yazılıp söyleniyor ve özellikle geleceğimiz konusunda yapılan açıklamalar hiç de iç açıcı değil. Konuya biraz daha derinden bakmadan önce gelin hep birlikte “Nedir bu karbon ayak izi?” sorusunun cevabına birlikte göz atalım.

Bilimsel açıklaması ile karbon ayak izi; birim karbondioksit cinsinden ölçülen, üretilen sera gazı miktarı açısından insan faaliyetlerinin çevreye verdiği zararın ölçüsüdür.

Karbon ayak izi iki ana parçadan oluşur: doğrudan/birincil ayak izi ve dolaylı/ikincil ayak izi.

Birincil ayak izi evsel enerji tüketimi ve ulaşım (sözgelimi araba ve uçak) dahil olmak üzere fosil yakıtlarının yanmasından ortaya çıkan doğrudan CO2 emisyonlarının ölçüsüdür.

İkincil ayak izi kullandığımız ürünlerin tüm yaşam döngüsünden bu ürünlerin imalatı ve en sonunda bozulmalarıyla ilgili olan dolaylı CO2 emisyonlarının ölçüsüdür.

Peki dijital karbon ayak izi nedir?

İnsanlık olarak internet üzerinde gerçekleştirdiğimiz her işlemin ortaya çıkardığı zararlı sera gazı etkisidir.

Bu cümle doğal olarak aklımıza şu soruyu getiriyor; “intertnet kullanmanın sera gazı salınımı ile ne alakası var?”

Bir e-posta göndermek ya da cevaplamak, instagrama bir fotoğraf yüklemek ya da bir fotoğrafı beğenmek, Netflix üzerinden bir dizi izlemek ya da spotify üzerinden en sevdiğimiz parçayı dinlemek genellikle çevresel hasarlar ile ilişkilendirdiğimiz eylemlerden değildir, ancak gerçekte her birinin önemli bir etkisi vardır.

Hatta şu anda bu yazıyı okumak için bir dizüstü bilgisayar kullanıyorsanız, beş adet 11W ampulle aynı miktarda karbon dioksit ürettiğiniz söyleyebilirim.

Biraz daha anlaşılır bir pencereden bakacak olursak; bir tweet göndermek için gereken enerji .02 gram CO2 üretir. Günde 500 milyon tweet gönderildiğinde, günde toplam 10 metrik ton CO2 yayılımı gerçekleşir. Konu biraz ilginizi çektiyse; dilediğiniz hashtag'in karbon ayak izini izlemek isterseniz http://www.tweetfarts.com/ sitesini ziyaret edebilirsiniz.

Google’da yaptığımız bir tek arama .2 ila 7 gr CO2 üretir ki 7 gr. Yaklaşık bir arabanın 15,8m yol alması ile eş değerdir.

İnternet, video, ses ve bulut servisler gibi teknoloji ve bilişim sektörünün bir yıllık CO2 salınımı ise yaklaşık 830 milyon metrik tondur. Kİ bu da dünya CO2 emisyonunun %2’lik kısmını oluşturur.

Giderek her alışkanlığımızın dijital dünyaya taşındığı gerçeği ve her yıl tüketilen içerik rakamlarına bakacak olursak bu matematiksel olarak ciddi bir data demek. Önümüzdeki yılların en önemli sorunlarından birinin dijital karbon ayak izi olacağı su götürmez bir gerçek!

Apple, Facebook, Google gibi birçok teknoloji şirketi çoktan bulutlarını “yeşil”e döndürmek üzere ciddi adılar atmaya başladılar bile. Veri merkezleri enerjilerini mümkün olabildiğinde yenilenebilir enerji kaynakları üzerinden ve yeşil olarak kullanmak üzere ciddi yatırımlar yapmaya başladılar.

Şirketlerin bulut bazlı iletişime geçmelerinin 2020 yılı sonunda dünyadaki veri merkezlerinin enerji tüketimlerini %38 oranında azaltması bekleniyor.

Durumu biraz daha anlaşılır kılmak adına şöyle bir örnek üzerinden gidelim; dünya üzerinde eposta kullanan herkes kutusundaki 50 adet epostayı silse ortalama 8.6 milyon GB’i temizlemiş oluyoruz. Veri merkezlerinde her 1GB için kullanılan fan, 32kWh enerji harcıyor. Yani herkes 50 mail silse toplamda yaklaşık 276.000.000. kWh enerji tasarrufu gerçekleştirilmiş olacak.

Görünen o ki; hiper bağlantılı çağımızın bir sonraki sürdürülebilir çabası interneti yeşillendirmek olacak. Bu konudaki çabaların sosyal sorumluluk kampanyalarına dönüşeceğinden hiç kuşkum yok.

O halde hep birlikte mail kutularımızı temizleyerek gezegeni kurtarmaya başlayabiliriz ve “Azaltılmış Karbon / Altered Carbon” moduna biraz da olsa katkıda bulunabiliriz.

İş yaşamında bu Karbon Emisyonlarını nasıl azaltmalıyız konusunun detaylarını ve uygulama örneklerini ise yeni eğitimimiz “Altered Carbon” içinde birlikte inceleyeceğiz.

Kaçırmayın derim.

57 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page